5 Haziran 2008 Perşembe

kibir dünyası

geçen gece rüyamda gördüm seni ya da senin bir hayalini.
bir buzdağının üstünde incecik gömleğinle bana el salladın. "Hoş geldin," dedin "benim dünyama..." arkan bembeyaz, gömleğin bembeyaz ,pantolonun siyah. ıssızlığın kalbinin su yüzüne çıktığı haliydin kibarca.
-ellerini uzattın bana dokunabilmek için-
ben akdeniz yelkenlim, alevden yelkenlerim, nefesten rüzgarımla süzülüp giderken.
tutamadım seni ellerinden eritme korkusundan uzanabilen yegane bağlarını. kendimi erittiim bitirdim sadece kararsızlıktan. saniyeninin saniyesinde-senin buz gibi ateşinle.
her zamanki bendim.
"neden" dedin bana "tutmuyorsun ellerimi atlıyım mı yanına yoksa?"
"Dur!.. farklı dünyalardayız biz. yanlışlıkla karışmışız bu rüyada özlemden.
o (özlemki)gerçek hayatta kibirden ötürü yüreğimden bile sakladığım."
"artık farklı değiliz" dedin "hepsini buzdağının altına gömdüm"
muzip bir gülümseme bilirdi yüzenden buz parçaları kırılıp düşerken.
ümitlendim bir an "istikrarlı hataları kişiliğinin,
senin seni senden ve de benden kılan üstün kibirin
gerçekten gittii "dedim aynı anda benim aşktan erimeye maruz ve mahkum haysiyetimle beraber.
Yanan dudaklar, sıcak bir nefes ve kalp atışlarının titreşimleriyle üfledim yelkenleri
son hız sana doğru süzüldüm aramızdaki okyanusu yaka yaka.
tam geldim dedim yamacına buzdağının
göğsünde uyumanın hayalliyle gözlerimi kapadım.
ve bir ses geldi o anda. kalbin kırılmasının o keskin sesi. soğuktan ilkinde hissedemesemde sese aşinayım. parçalandım yavaş yavaş dibe doğru batmaya başladım.
ne oldu anlamadan birden dönüştü senin o çağrıların soğuk ellerinin sallanmasından ibaret ben burdayım diyen bir davete.

ve benim sensiz ve bensiz sadece sana yakınlaşmam buz dağının görülmeyen kısmında parçalanıp gitti kaderden ve kederden.
sen bir kez daha sıkılgan ben bir kez daha kırılgan
aşkı yaşayamadık kendi yapılarımızdan.
buz dağının görülmeyen noktalarına çarpmıştık, dağılmıştık ancak rüyalarda vardık.

uyandım sonsuz hüzün ve sade imkansız aşkla. uyandım gene var olmayan ısının soğuk ter damlalarıyla. hiçbir şeye sahip olmamanın beyazlığıyla. umutsuzluğun boşluğuyla. uyandım sadece yeniden uyumaya.

Hiç yorum yok: